Prijevod od "veze sa" na Turski


Kako koristiti "veze sa" u rečenici:

Priča je izmišljena, nema veze sa stvarnošću.
Bu öyküde anlatılanlar kurgudur. Gerçek kişi ve olaylarla ilgisi yoktur.
Mislim da to nema veze sa mnom.
Sanırım benimle ilgisi yok bunun. -Kahretsin!
Kakve to ima veze sa mnom?
Bütün bunların benimle ne alakası var?
Ali kakve to ima veze sa mnom?
Tamam da benim yapmam gereken ne?
To nije imalo veze sa mnom.
Hadi Harry, göster bize. Bunu nasıl yaptın?
Ovo nema nikakve veze sa mnom.
Bunun benimle bir alakası yok. Ray'le alakalı.
I to nema nikakve veze sa tobom.
Bu olayın seninle bir ilgisi yok artık.
On nema nikakve veze sa ovim.
Onun bu işlerle bir alakası yok.
To nema nikakve veze sa glazbom.
Bunun müzikle yapacak bir şeyi yok.
To nema nikakve veze sa nama.
Benim için yapılacak bir şey yok.
To nema nikakve veze sa tobom.
Ve bunun seninle bir ilgisi yok.
Ovo nema nikakve veze sa nama.
Bu nedir? - Bizimle bir ilgisi yok.
Kakve sve to ima veze sa mnom?
Bu meselenin benimle ne ilgisi var?
Kakve to ima veze sa nama?
Nedir bu "ben" ve "siz" geyiği?
Kakve to ima veze sa ovim?
Buna neden bir şey yapmalıyız ki?
Ona nije imala veze sa tim.
Yani, kızın olayla bir ilgisi yoktu.
Ne upuštajte se u seksualne veze sa učenicima ili učiteljima.
Öğrencilerle veya öğretmenlerle cinsel ilişkiye girmeyeceğiz efendim.
Kakve to ima veze sa bilo čim?
Yani? Bunun bir şeyle ne ilgisi olabilir?
I kakve to ima veze sa mnom?
Bunun benimle nasıl bir ilgisi var? Magnifico!
Iskali svoje probleme negdje drugdje, ovo nema veze sa mnom!
Dostum git öfkeni başkasından çıkar Bunun benimle alakası yok tamam mı?
On nema nikakve veze sa mnom.
Ona rabbi diyordun. - Onunla işim olmaz benim.
Ne kažem da nije bilo loše krvi između Poručnika Welcha i mene, ali to nema nikakve veze sa nesrećom barem ne sa moje strane.
Orada inkar etmiyorum bazı kötü kan oldu Teğmen Welch ve kendim arasında, ama... Bu kazada bir rolü yoktu neyse, bizim ucunda.
Kakve to ima veze sa bilo čime?
Aldatmanın bu konuyla ne alakası var.
To nema nikakve veze sa mnom.
Bu konunun benimle bir ilgisi yok.
To nije imalo nikakve veze sa mnom.
Bunun benimle hiçbir ilgisi yok. - Üzgünüm Masha.
A kakve ona ima veze sa Sherlockom Holmesom?
Peki, bu kadının Sherlock Holmes'la ne ilgisi var?
Stižu vam jednako kvalificirane žene i muškarci i onda dobijete te razlike u ocjenama, a to donekle ima veze sa sudjelovanjem.
Önünüzde eşit derecede kalifiye erkekler ve kadınlar var ve notlarda bu şekilde farklılıklar var ve katılımla kısmen bağlantılı gözüküyor.
Ipak, bojim se da nešto čemu poučavam posljednjih 10 godina uzrokuje više štete nego koristi, a ima veze sa stresom.
Ama korkarım ki 10 yıldır öğrettiğim bir şeyin yarardan çok zararı var ve bu stresle alakalı.
Ti imaš veze sa svim onim 'Jedi, Moli, Voli' koje je posvuda u zadnje vrijeme?"
Senin şu "Ye, Dua et, Sev" şeyiyle ilgili bir olayların var mı?
Bez obzira na to što vi mislili, prevare imaju manje veze sa seksom, a puno više sa željom, sa željom za pažnjom, sa željom da se osjećamo posebno, sa željom da se osjećamo važno.
Ve düşünebileceğinizin aksine, aldatmalar cinsellikle çok daha az; ve istekle çok daha ilgilidir: dikkat isteği, özel hissetme isteği, önemli hissetme isteği.
1.1684060096741s

Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!

Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?